Edebi İzlenimlerim: Dergi Çıkarmak
Edebiyata henüz merak salmaya başladığımda önce bir derginin hatırı sayılır bir yazarı olmayı, daha sonra da yazılarımı özgürce yayımlayabileceğim bir dergi sahibi olmayı istiyordum. Hayatımda işlediğim en büyük günah, Istanbul'a gidene kadar kendimi gelişmeye ve yenilenmeye kapatmamdı. Yaşadığım bölgede imkânlarımın kısıtlı olduğunun farkındaydım ama ben coğrafyayı bir kader olarak görmüyordum, yaşadığım coğrafyaya küsmüştüm. Pek tabiî hayallerim de gerçek algısından kopuktu. Kafama göre bir dünya yaratmış ve kendimi dış dünyanın da kafamdaki gibi olduğuna inandırmıştım. Ne zaman gerçeğin sert, benimse hayatla henüz tanışmamış yumuşak yanım birbirine değse yarattığım o dünyaya sığınıyordum. Edebiyatçı olmak, gerçeklikten kopuk değildi elbet. Edebiyatçı olmanın bir mahzuru da yoktu elbet. Mahzur benim edebiyatçıya olmaya yüklediğim anlamdaydı elbet. Bugün geriye dönüp baktığımda keşke öyle düşünmeseymişim demiyorum. Edebiyatın bana kattıklarını anlatm