Kayıtlar

Nisan, 2023 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Türk Düşüncesi: 2023 Sath-ı Mailine Girerken...

Resim
   Gündemi yakından takip eden ve siyaseti bir olgu olarak kabul edebilen bir vatandaş olarak benim de 14 Mayıs seçimleri ile ilgili tahminlerim, ön görülerim ve düşüncelerim olacak.     Öncelikle şunu söylemekte fayda var: Herkesin ama herkesin politize olduğu bu ortamda bugün seçimle ilgili yapılan değerlendirmelerin neredeyse tamamı sağlıklı bir analiz olmaktan çok öte bir kitlenin sözcülüğünü yapma görevi görüyor.     Örneğin bugün hatırı sayılı derecede muhalif seçmen, 6'lı Masa'nın ontolojisine karşı çıkıyor. Buradaki en büyük rahatsızlığı AKP'nin sabık bakanları oluşturuyor. Muhalif seçmenler açısından değerlendirildiğinde yıllardır AKP istibdadı altında ezilmiş vatandaşlarda bu iki eski AKP'li bakanın rahatsızlık uyandırması son derece doğaldır. Ancak şu var ki nasıl muhalif seçmenin önemli bir bölümü en tabii haklarını geri kazanmak adına radikalize olmuşsa Ali Babacan ve Ahmet Davutoğlu da yine çok tabii olarak siyasî hayatlarını devam ettirebilmek adına 6'

Futbol'un Akademisi: Enkaz Devralmak

Resim
   Bjelica'yı yaklaşık 3 yıl önce Dinamo Zagreb'in başındayken tanımıştım. Kendi futbol anlayışıma da yakın bulduğum Bjelica, bir gün Trabzonspor'u çalıştıracak deseler imkânı yok, inanmazdım.     Belki Bjelica kendine başarılı olabileceği ve çok daha rahat bir çalışma imkânı bulabileceği bir takım bulabilirdi ama Trabzonspor bırakın başarılı olabilecek bir teknik direktörü, takımın başında duracak birini bulabilecek miydi, emin değilim doğrusu.     Ne yaptığını bilen bir teknik direktörün sabra değil zamana ihtiyacı vardır.     Takımla yalnızca bir gün mesai yapma imkânı bulan Bjelica, henüz değerlendirilme şerefine ulaşamamıştır.      Yalnızca bu girizgâhı yapmamız bile ülkemizin bir futbol ülkesi olmadığının Trabzon'un da eski Trabzon olmadığının en büyük delilidir.     Artık zar zor ayakta kalabilen yaşlı futbolcuların yanında sanki onlarla birlikte jübile yapacak gencecik çocukları gördüğümüzde sorunun yalnızca maddî veya zihinsel değil fiziksel olduğun

Futbol'un Akademisi: Patron Sizsiniz

Resim
   Her akşam haberleri Fox TV'de Selçuk Tepeli'den takip ediyorum. İstisnasız her iç geçirişinin ardından usanmadan patronun halkın kendisi olduğunu hatırlatan şu ifadeyi kullanıyor "Patron sizsiniz!"     Beni dün kulüpten aradılar. Telefondaki hanımefendi Trabzonspor kulübünden aradığını söyledikten sonra: "Hizmetleriniz için teşekkür etmek için aradık." dedi. Şaşırdım, "Ne hizmeti dedim?" Öyle ya, koskoca Trabzonspor kulübü beni hangi hizmetim için arayacaktı ki?    "Hizmetleriniz..." dedi telefondaki hanımefendi. "Bugüne kadar forma aldınız, maça geldiniz. Sahi maça gelmiş miydiniz?" dedi. Geçen sene iki maça gelmiştim." "Peki, bundan sonra gelmeyi düşünür müsünüz?" dedi.     İftira 1 saat kala gelen bu küstah telefon, zaten sıkkın olan canımı iyice sıktı. Demek ben forma alması ve maça gelmesi gereken bir müşteriyim. "Hayır, gelmeyeceğim." dedim. "Nedenini öğrenebilir miyim?" de

Futbol'un Akademisi: Bir Anlayışın İflası

Resim
   2018 senesinin mart ayında nasıl hissediyorsak ve ne düşünüyorsak bugün de aynısını düşünüyoruz.     Hani bu takım, daha doğrusu şehir, bir kere şampiyon olduktan sonra işler çok daha kolay olacaktı?     Hani şu üzerimizdeki gerginliği bir atsak gerisi gelirdi?     Çok değil eylülde coşkunun hâkim olduğu uzun ve ince sokaklarda bugün boş vermişlik var.     Bir teknik direktörü takımın başına getirmek, ona olan güvenin göstergesidir. Abdullah Avcı'nın futbol anlayışı, hocalığı, dünya görüşü zaten ortadaydı. Sorun, Avcı'nın özelliklerinin farkında olan birisi tarafından kullanılmasıydı. Ertuğrul Doğan, bugünlerin geleceğini çok iyi biliyordu.    Avcı, işini yapmaya çalışan bir adam görüntüsü veriyor. Spor camiasında birçok kimse statükoya olan desteğini alenen belli etse de o, hep bunlardan uzak durmaya çalıştı, durdu da. O yüzden ona zeval yok. Ancak bu "gözlerimi kaparım, vazifemi yaparım" tavrı onun geçmişte de bugün de başına bela oldu. Böyle giderse